1.perde 2. kısım “Gönül Öğretmen”
Ders kompozisyon dersiydi
Anlattı öğretmen, yapılması gerekenleri
Yazabilmek için en etkili cümleleri
Onu can kulağıyla dinleyen öğrencilerine
Sonra ekledi, “Kelimeler” dedi
“Ancak kelimeler yansıtabilir
En saklı düşüncelerin resimlerini!”
Anlaşılan o ki, her şeyde olduğu gibi
Bu işin de varmış bazı incelikleri
Küçük bir ev ödeviydi yalnızca verdiği
Küçüktü küçük olmasına da,
Şaşırtmıştı yine de bazı öğrencileri
Hiçbiri tahmin etmiyordu
Başlangıç için böyle bir yöntemi
Babalarının işten dönmelerini bekleyeceklerdi
Sonra sarılacaklardı babalarına,
Sevgi dolu bir gülümseme ile
Daha kapıda ilk gördükleri anda hem de
“Peki, ya daha sonra?”
Diye sordu bir öğrenci sabırsızlıkla
Sınıfın en çalışkan öğrencilerinden biriydi Fatma
Keşke diğer öğrenciler de hep böyle olsa
Demişlerdi ya, hani öğretmenler toplantısında
Karma eğitim diyorlardı bunun adına
Üstün zekâlısı da vardı, oldukça geç anlayanı da
Elmalarla armutları karıştırmak doğru olmasa da
Ülke koşulları diyorlardı, alt yapı gerekir diyorlardı,
Sorumluluğumuz büyük deyip,
Toplantıyı kapatıyorlardı
İyi ama bu durumda ne yapmalı?
Önce Fatma’nın sorusunu yanıtlamalı
Diye düşündü Gönül öğretmen
Dalgın düşüncelerden sıyrılarak
Ve cevap verdi,
“Babanızın tepkilerini yazacaksınız”
Hiç oralı olmadı Ahmet,
Oralı da değildi zaten
“Sen” dedi Gönül öğretmen,
“Sen anladın mı ne yapacağını?”
Cevap vermedi Ahmet
Nemli nemli bakan gözlerinin karası
Sanki Arap atlarından kalmaydı
Kaybettiği yarışa üzülür gibi
Biraz daha üstelense,
Eminim ıslanacaktı gözbebekleri
Bu çocuk için, durgun bir öğrenci, diyordu
Toplantıya hep geç gelen Fen Bilgisi öğretmeni
Ya ilgili biri gibi görünmek,
Ya da niyeti öğrenmekti bunun sebebini
“Sanırım ciddi bir beslenme sorunu var bu çocukta”
Diye açıklama yaptı sınıf öğretmeni
“Bu doğru” dedi Haluk öğretmen
“Kuru ekmeği ıslatarak yiyorlarmış”
“Babasını bilirim” diye söz aldı Selçuk öğretmen,
“Bağışlayın beni ama… Çok uyuz bir adamdır,
Çalışmayı pek sevmez”
“Bir şeyler yapılamaz mı?” diye ısrar etti
Fen Bilgisi öğretmeni
“Bunlardan öyle çok ki, zibil gibi
Hangi birine yardım etmeli
Ağabeyi çalışmazsa perişan olurdu halleri”
Denildi ve konu geçiştirildi
“Sen Hayri, peki sen anlayabildin mi ev ödevini?”
,,,,,,,,,( Devamını "Shakespeare'in Söylemediği Koordinatlar" adlı kitabımdan okuyabilirsiniz ..saygılarımla...)
Onur Sezgin